Evet, Rizespor her sene olduğu gibi yeniden bir takım yapmanın sancılarını yaşamasını bekliyorduk. Sonuçta yeni hoca, yeni bir takım ile birlikte hiç kuşkusuz hedef Süper Lig olduğunu da düşünürsek, işin kolay olmadığı belliydi.
Ancak Rizespor’un daha Trabzonspor ile oynanan hazırlık maçında iyi sinyaller vermesi, güzel günlerin erken habercisiydi. Belki G.Antep B.B. maçında beraberlik sonucu vardı ama yine de futbol olarak kalitesini gösterdi yine Yeşil-Mavili takım.
Ve aynı Rizespor, biraz daha üzerine koyarak Adana deplasmanında istediğini almasını bildi. Geçen sezon deplasman fobisini de düşünürsek Yeşil-Mavililer’in Adana’da alınan galibiyetin ne kadar değerli olduğu da göz ardı edilmemeli. Sonuç kadar herkesi asıl sevindiren Rizespor’un sahada ne yaptığını bilen, topun hep kendisinde kalmasını sağlayıp, oyunun her bölgesinde rakibe baskı ile hataya zorlayıp oyun güzelliğinin yanında savaşçı ruhunun olması.
Zaten Bank Asya’da şampiyonluğun yolu savaşmaktan geçer. Rizespor, futbolu güzelleştirirken, yüreğini de ortaya koyup istediğini almasını biliyor. Hiçbir oyuncuyu ayırmıyorum. Çünkü Adanaspor karşısında her oyuncu elinden gelenin en iyisini yaptı.
Bikoko, Zeqiri ve Jallow gerçekten çok kaliteli transferler. Böyle takıma uyumlu ve kalitesini her geçen gün daha fazla hissettiren isimlerin katkısına başta Mehmet Al ve diğer oyuncuların da yürekli mücadelesi eklenince ortaya gerçekten keyif dolu bir takım çıkıyor.
Rizespor, ilk yarıda belki maçı bile koparabilirdi. Kaçan net fırsatların ardından Mehmet Al gerçekten klas bir golle takımını öne geçirdi. İkinci yarıda da oyun kontrolünü hep elinde tuttu Rizespor ve zorlu deplasmanda galibiyetle dönerken, futbolu ile bu yıl şampiyonluğunun en güçlü adayı olduğunun sinyalini de çok erkenden vermiş oldu.