İLKBAHARLA BİRLİKTE DAĞ VE YAYLALAR ŞENLENECEK
Bu senede kış görmedik. Mevsimler değişiyor. Bu değişimlerle beraber tekrar Mart ayı ile İlkbahar’da yüzünü göstermeye başladı. Başlayıp da bitmeyen ne var ki? İlkbahar-Yaz- Sonbahar ve Kış durmadan birbirini kovalıyor. Dünya üzerinde hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşanıyor. İnsanlar da öyle her sene tüm hücrelerimiz değişiyor. Yenileniyor. Bu değişmeye olumlu karşılık veremediğimiz takdirde hem dünyada hemde ahrette zararlı çıkarız. Mevsimlere göre nasıl kendimizi hazırlamaya çalışıyorsak, beden ve hislerimizdeki değişikliklere de öyle hazırlıklı olmak zorundayız. Sonbahar gelince havalar soğumaya başlar. Bu Kış'ın yaklaştığını ve kış için hazırlıkların yapılması gerektiği mesajını bize verir. İşte aynen bunun gibi bizlerde istemediğimiz halde bazı var olan Kin, Nefret, asabiyet, kıskançlık ve her türlü olumsuzlukları da, sevgi, saygı, hoşgörü, karşındakine tahammül, sabır şefkat ve yardımlaşma gibi güzel huylara dönüştürerek değişim ile dönüşüme çevirmeliyiz. Yoksa huzuru yakalayabilmek çok zor. Kainatta hayvanlar aleminden, nebatat alemine kadar her bir zerre değişime uğruyor. Bu değişim onların asli görevlerine ve cinslerine zarar vermiyor. Bir önceki yıl bizlere Rabbimiz tarafından ikram edilen Elma, bir sonraki yılda da aynıdır. Cansız, Ruhsuz, tatsız, renksiz ve tuzsuz topraktan, canlı, renkli, tatlı ve acı nimetler durmadan bizlere sunuluyor. Biz ise bunlardan bir tekini yapmaktan bile aciz ve fakir yaratılmışız. Küçük bir mikroba daha tahammül edip, direnç gösterecek güç ve kuvvetimiz yoktur. Buna rağmen hislerle dünyalara sığmıyoruz. Her mevsimin ayrı bir güzelliği var. İlkbahar kâinatı adete yeniden diriltiyor. Bize haşir sabahı öldükten sonra dirilmeyi gösteriyor. Gençlik çağımızı hatırlatıyor. Yaz olgunluk dönemimizi, Sonbahar Yaşlılık dönemini Kış ise kainatın bir nevi ölümü gibi ebedi hayatımızın başlayacağını bize hatırlatıyor. Kış mevsimi dolaysıyla dağ ve yaylalara yaptığımız gezileri bir süreliğine ertelemiştik. Dağlara yağan Kar'ların akabinde gelecek Çığ tehlikelerine karşı bizde gezi notlarımıza ara vermiştik. İlkbahar la birlikte artık hazırlıklarımız başlayacak. Yaz’ın ise gezilerimiz zirveye çıkışlarla devam edecek. Bu güzel yerleri biz temaşa edip sizlerle de paylaşmaya devam edeceğiz. Bu gezilere sizlerde istediğinizde katılabilirsiniz. Pazar'da kurulu iki dağcı kulübümüz var. PADOKS ve ATİNA dağcılık kulüpleri. Kulüp üyeleri arkadaşlarımız çok iyi donanımlı bir şekilde hizmet veriyorlar. Bu güzide kulüplerimiz ilçemizde dağınık bir vaziyette idiler. Belediye başkanlığı Bu kulüplerimize sahip çıkarak uzun yıllar isteyip de elde demedikleri kulüp bürolarını tahsis etti. Dağ ve Yayla tutkunlarına şimdi daha güzel hizmet verecekler. Arzu eden ve etkinliklere katılmak isteyen gezi severlerinin bu iki kulübümüzün düzenleyeceği hafta sonlarındaki yayla turlarına katılabilirler. Bu katılımla bir yandan tanışıp kaynaşmayı tesis etmeye çalışırken, diğer yandan da çalışma hayatının yoğun temposundan bir süre uzaklaşıp stres atmış olacaklardır. Bu yıl Dağ sporlarına merak olanlara biz Yüksek Okulu Derneği olarak da her türlü katkıları sağlayacağız. Öğretim üyelerimizden başlayıp tüm öğrencilerimizi bu gezilerle tanıştıracağız. Bu çalışmalarımızla bir yandan yöremizi daha güzel tanıtıp, Pazar halkının misafirperverliğini de kendilerine göstermeye çalışacağız. O yüzden bu iki kulübümüzü çok önemli olarak görüyoruz. Nice bahar, yaz ve kışları sağlıkla sıhhatle olduğumuz gibi yaşamaklar bizlere Cenab-ı Hak nasip etsin.