Âdetimdir.
Sabah ezanla kalkar bir daha yatmam.
Erkenden kalkıp iş için evden çıkıp sokaklarda tur atarım. Az sayıda kişilerle ayaküstü sohbet ederim.
Erkenden iş yerini tek tük açan ve özellikle çay ocaklarında oturur sohbet ederiz.
Çok da güzel oluyor. İnsanların yataklarında mışıl mışıl uyuduğu o güzelim saatlerde alınan zevki anlatmak değil, yaşamak gerekir.
Eskiden de bu alışkanlığım vardı.
Yine güzel bir havada erkenden çarşıya inmiş caddelerde tur atıyordum. O dönem ilçemizde kaymakamlık yapan değerli bürokratımızın da caddelerde tek başına gezdiğini görüp, ayaküstü laf etmiştik. Çok güzel temenniler ile sohbetimize devam edip açık olan çay ocağında mevcut olan değerli ağabeylerimiz ile simit-kaşar ve çay muhabbeti yapmıştık.
Bu uzun süre devam etmişti.
Günümüze kadar belki benim rastlamadığım bu gibi güzel örnekler ilçe amirlerimizce yapılmış olabilir. Olması de gerekir.
Bu konuya neden girdim?
Sabah yine erkenden çarşıya indiğimde caddede turlarken Rize valimizi gördüm.
Kendisi ile sohbet etmedik.
Pazar-Ardeşen ve Hemşin ziyaretlerinde bulunmuş.
Sabahın bu saatinde bu kez bir vali ve erkenden mesaiye başlamış. Bu ne güzel bir hizmet.
Rize’ye yeni vali, Pazar’a da yeni Kaymakam…
Rize ve ilçeleri çok farklıdır.
Bu yörede çok etkili bürokratlar ve iş adamları var.
Her dönem siyasette etkili makamlara ulaşmış değerli şahsiyetlerin birçoğu Rize patentlidir. O yüzden bu bölgede hizmet çok zevkli, heyecanlı olduğu kadar bir o kadar da zordur.
Rize Ticaret odasında İşkur tarafından düzenlen toplantıya katıldım.
İşkur Müdürü hemşerimiz Hasan Kiraz’ın sunumundan sonra çiçeği burnundaki valimiz Nurullah Çakır’ın sunumu başladı.
Vali Çakır sunum yerine adeta hesap sordu!
Bir de yaşadığı olayı anlattı.
Valimiz, “İki gün önce ilçe ziyareti yapacağım için benimle gelecek görevli bir daire amirinin de sabah 7’de hazır olmasını istedim. Sabah kalkınca müdürün hala yattığını öğrenince kızdım. Yatmaya meraklılarla işimiz olmaz. Madem işinden çok yatmağı seviyor yatmaya devam etsin” diyerek kendisi o günkü ilçe ziyaretine gitti.
Ne müeyyide uyguladığını salonda nezaketen söylemedi.
İşkur’un çalışma faaliyetlerinin görüşüldüğü bu toplantıya tüm ilçe kaymakamları ve belediye başkanları ile ticaret, sanayi, esnaf odaları başkanları ile ilgili daire amirleri katıldı.
Valimiz, “Teferruatı bırakalım ben şimdi size bir soru soruyorum. Rize’de işsizlik oranı nedir?” diye bir soru yöneltti.
İlgililerden rakamlar çıktı.
Vali de dinledi.
Ardından İşkur müdürünün açıklaması geldi.
Vali tatmin olmayınca katılımcılara sordu.
Oradan gelen cevaplarla da ikna olmadı.
Ve İşkur’da istihdam edilen iş ve meslek danışmanlığı görevi yapan gençleri kürsüye çağırdı.
Onlara da aynı soruyu sordu, yine olmadı.
Bu kez kendisi hiddetlendi; “Peki, Rize’de kaç kişi işe yerleştirdiniz? Kaç iş yeri açılıp, kapanıyor? Kaç kişiye kurs verip iş güç sahibi ettiniz? Bu konu hakkında ve diğer istihdam konularında tutulan istatistik sonuçları var mı?” gibi soruları sıraladı.
Salondan bu konularla ilgili hiçbir somut örnek çıkmadı.
Buna kızan Vali “Başbakan 2071’i hedef gösterirken, sizler yapılması gereken istatistikleri dahi yapamamışsınız.” dedi. Ardından da talimat verip Rize’nin tüm işsizlik, iş ve kalkınma ile ilgili çalışmaların detaylı bir şekilde yapılmasını istedi.
Rize için hazırlanmış bir kitabı kaldırıp katılımcılara gösterdi; “İşte 200 sayfa bu kitabın son 5 sayfasını okudum. Gerisi fasa fiso.” dedi.
Bu da bize gösteriyor ki Rize’de bürokrasi tam çalışmıyor. Sivil toplum kuruluşları da aynen bunun gibi proje üretmekte yeterli olmuyor. İşte bu yüzden Rize’de işler sağlıklı yürümüyor.
Sayın Valimizin işi, diğer velilerimizde olduğu gibi zor.
Rizeli vatandaşların işi görülmediğinde direk olarak bakan ve başbakanlara ulaşan bir özelliği var. İşte bu yüzden çok fazla müeyyide de uygulanmıyor. Geriye bir tek eğitim ve ikili diyaloglar ile Rize sevgisi kalıyor. Bunu da Sayın Valimizin yapacağına inanıyorum.
Çok etkin ve görevini seven Valimizin mahiyetinde çalışanların da dikkatli, işine titiz, üretken olmasını temenni ediyorum. Yoksa işleri çok zor.
Son söz “Şimdi yatma zamanı değil çalışma zamanıdır. Yatanlarla değil, kalkanlarla ve uyanıklarla işimiz var” diyen Valimize ve mahiyetine hayırlı çalışmalar diliyorum.