AK Parti Pazar İlçe Başkanı Yıldız'dan genel değerlendirme



Devasa hizmetler yaptıklarını belirten Yıldız, “Cumhuriyet tarihinden bu güne kadar yapılan hizmetlerin daha fazlasını 10 yıl içerisinde ilçemizde yatırıma dönüştürdük” dedi.

Yıldız, önceki iktidarlar gibi seçim zamanlarında söz verip de sözünü tutmayan siyasetçiler olmadıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Bundan dolayıdır ki Allaha şükür anlatacak çok materyalimiz var. Bütün Türkiye’de olduğu gibi adeta Pazar’ımızı yeniden inşa ettik. Yıllardır hayalini kurduğumuz Yüksek okulumuzla yetinmedik Başbakanımız tarafından Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile ödüllendirildik. Birçok ilköğretim okulu ve lisemizi yeniledik, bazı Okullarımızın fiziki şartlarını iyileştirdik Şu anda Pazar İlköğretim okulumuzun ve endüstri meslek lisemizin inşaatı bitmek üzere. Halk eğitim merkezini, Öğretmen evini, kız öğrenci yurdunu, kapalı Spor salonunu Bölge adliyesini ve Bölge Hastanesini biz inşa ettik. İnşallah inşaatı devam eden Aile sağlığı merkezi binamızın tadilatı Ağustos ayında bitmesi ile ayakta tedavi hizmetini buradan alacak ve Hamidiye’ye gitmek zorunda kalmayacağız. Ben huzurunuzda Milletvekilimiz ve İl başkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Onların katkısı ile Sağlık Bakanımızla yapılan toplantı sonrasında Kaçkar Hastanemize yakın zamanda gelmek üzere 5 tane uzman doktor kadrosu kuraya dahil edilmiştir. Sporda da merkezi hükümet tarafından yapılan yatırımlardan sonra ilçemiz adeta sporla anılır hale dönüşmüştür. Mahalle ve Köy yollarımızın standartlarını yükseltmek için yol genişletmeleri yapılmakta ve beton, parke ve asfaltlama çalışmalarımız devam etmektedir. Kısacası eğitimde, ulaşımda, sağlıkta, adalette, sporda, alt yapıda ve üst yapıda daha saymakla bitiremediğimiz birçok hizmetlere imza attık. Hükümet konağımızın ihalesini yaptık inşallah yakın zamanda şehir merkezine güzellik katacak çok nitelikli bir projeyi daha ilçemize kazandıracağız.”

Türk siyasetini de değerlendiren Yıldız, şunları kaydetti:
“ Bu gün siyaset arenasında gündemin nasıl değiştiğine hep beraber şahit olmaktayız. Olayları değerlendirdiğimizde, aynı olayların aynı senaryoların, aynı şekilde farklı yerlerde uygulandığına şahit oluyoruz. II. Abdülhamit döneminden bu zamana kadarki sürece baktığınız zaman, milletle birlikte siyaset yapan, milleti siyasetin merkezine koyarak siyasetini şekillendiren tüm siyasi hareketlerin sonuçları itibarı ile çok karşılaşılmış olan senaryolara tanık olmaktayız. Gelinen sürece baktığınız zaman, Millet ile birlikte yola çıkmış olan isimler hala hafızalarımızda yer alırken, bu kararları verenleri hiç kimse anımsamamaktadır. Bu gün merhum Menderes’i asanlar kimlerdir? diye sorduğumuzda isimleri aklımıza gelmezken, Menderes ve arkadaşlarını hafızalarımızda yaşatıyoruz. Çok yakın bir tarih olmasına rağmen bugün merhum Turgut Özal’ı kimler zehirledi? diye sorduğumuzda, bunu yapanlar aklımıza gelmezken, biz hala Turgut Özal’ı gönüllerimizde yaşatıyoruz. Erbakan hocayı aynı şekilde siyaseten bertaraf eden zihniyetler, millet gönlünde yer bulamıyorken, onlar hala milletin gönlünde yaşayan insanlardır. Bu yolun çok meşakkatli, çileli bir yol olduğunu bilerek yola çıkan ve milleti ile birlikte siyaset yapan Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı cezaevine giderken bu millet götürmüştür. Ve yine o millet, cezaevine götürdükleri liderlerini, cezaevinden çıktıktan sonra; ‘o şahsı alacağız, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın lideri yapacağız’ diye, adeta mesajlar vermiştir. Bu mesajı okuyan başkaları, ona ‘muhtar dahi olamaz’ derken, o lider Büyükşehir Belediye Başkanı nasıl oldu ise, bu millet ile iç içe, gönül gönüle olarak, bu ülkenin olduğu gibi tüm Müslüman aleminin ve dünyanın lideri haline gelmiştir. . Önüne çıkan bütün engelleri, geçmişte olduğu gibi bu günde aziz milletimizle beraber aşacaktır.”

Güncel olaylara da değinen Yıldız, son günlerde ülkede cereyan eden ve birçok aktörü içerisinde barındıran bu olayların asıl hedefinin bariz bir şekilde bu milletin yüzde elli oyunu alarak iktidara gelmiş olan Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümeti olduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“10 yıldır durmadan duraksamadan yol alan bu gemiyi durdurmak hatta batırmak isteyen bu zihniyet, bu sefer sert bir kayaya çarpmıştır. Öyle görünüyor ki bunlar her şeyi en ince ayrıntısına kadar hesap etmiş ve planlarını devreye sokmuşlardır ama hesap edemedikleri şey, büyük Türk milletinin feraseti olmuştur. 10 yıldır oynanan her türlü oyunu algılayan ve karşısında dimdik duran aziz milletimiz, bir kez daha kendine yakışan tavrı ortaya koymuş, kurulan tuzağı fark etmiş ve kendi iradesine dört elle sarılmıştır. Kendi ülkesine, egemenliğine ve kendi hükümetine sahip çıkarak, iç ve dış mihraklara gereken cevabı vermiştir. Bizler, AK Parti Teşkilatları olarak sadece hizmete değil, tarih yazmaya hep birlikte devam edeceğiz. Sayın Başbakan’ımızın arkasında Pazar olarak, Rize olarak, İstanbul olarak tüm Türkiye olarak dimdik durduğumuzu milyonlarla haykırarak, adeta bütün dünyaya mesaj vereceğiz. Mitinglerimizde toplanan o kalabalığı okuyan o toplum mühendisleri, ülkemizi tuzağa çekmek isteyen o karanlık güçler bir kez daha şapkalarını önlerine koyacak, Recep Tayyip Erdoğan ile başa çıkamayacaklarını anlayacak ve onlar da pes edeceklerdir. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan yalnız değil. Recep Tayyip Erdoğan Pazar ile Rize ile Ankara ve İstanbul ile tüm Türkiye ile birlikte, balkanlar ile Ortadoğu ile ve adeta dünya ile birlikte bu yürüyüşüne devam eden bir liderdir. Bu mesele AK Parti’nin meselesi değil, bu mesele sadece bizleri ilgilendiren mesele değil. Bu mesele gelecek nesli, milli ve manevi değerleri üzerinde yeniden yüceltecek olan Türkiye’nin ve Müslümanların meselesidir. ilk etapta ekolojik bir sorun gibi lanse edilen, sonradan karanlık güçlerin devreye girmesiyle siyasal zemine çekilen gezi parkı olayları, bir kez daha millet olarak ne kadar dikkatli, ne kadar uyanık olmamız gerektiği gerçeğini güçlü bir biçimde ortaya koymuştur. Bizler artık her zamankinden daha çok birbirimize kenetlenmek ufak tefek kırgınlıkları, dargınlıkları unutmak ve bir olmak iri olmak ve diri olmak zorundayız. Özellikle Taksim gezi parkı olaylarının hepimize gösterdiği gibi armudun sapı, üzümün çekirdeği gibi bir takım kendi içimizde yarışacağımız bazı şeyleri geride bırakıp, su uyur düşman uyumaz sözünden hareketle, hala içinden Ergenekon sevgisi hala bu ülkenin tek sahibi biziz düşüncesinde insanların olduğunu unutmamalıyız. 3 ağacın bahane edilerek Türkiye Komünist Partisi’nin, işçi partisinin, DHKP-C’nin, Ergenekoncuların ve bunlara ön ayak olan CHP’nin nasıl bir araya gelebildiğini görüyoruz.”

Yıldız, “Ülkemiz ne zaman iç sorunlarını çözüp, geleceğe güvenle bakmaya başlarsa, ne zaman güçlenip dünyada etkili bir aktör olarak yerini almaya başlarsa, iç ve dış mihraklar devreye giriyor ve milletimizi çeşitli bahanelerle birbirine düşürmeye kalkışıyor. Üzülerek ifade etmek gerekir ki geçmişte benzeri tuzaklara, bu tür ayak oyunlarına düştük ve hep kaybeden taraf Türkiye'miz oldu. Geride bıraktığımız 3 haftalık süre zarfında da yine böyle büyük bir kirli senaryo ile karşı karşıya kaldığımızı çok net bir biçimde gördük” dedi.

Çözüm süreci kapsamında da terör bölgesinde artık huzur ortamının mevcut olduğunu belirten Yıldız, “Artık doğu illerine giderken güvenli şekilde seyahat edebiliyor ve 6 aydan beri şehit haberleri şehit cenazelerine tanık olmuyoruz. Bundan da rahatsız olanlar var. Türkiye’nin IMF’ye olan borcun bitmesi, büyük ihalelerin yapılması, Kanal İstanbul projesinin belli bir aşamaya gelmesi. HES projeleri ile ilgili çok büyük adımlar atılması, 3. köprü, 3. Havaalanı gibi çok büyük hizmetler yapılmaya başlanması ile beraber, iç ve diş güçler bir takım oyunlar içine girdiler" dedi.
Gezi Parkı'ndaki olaylarıda değerlendiren Yıldız, "Bakmayın onların 3 tane ağaç sökülmüş diye isyanlarına. Bu tesadüfen gelişen bir olay değil, bu uluslararası bir elin de dahil olduğu bir küçük ayaklanma girişimidir. Buna karşı düzgün politikalar oluşturamazsak üzülen onlar olmaz üzülen anamız babamız ve bizim kuşaklarımız olur. Ramak kaldı onun için çıldırıyorlar… Yer yerinden oynasın, kan gövdeyi götürsün bu iktidar bir daha seçime girmesin istiyorlar. Avrupa’daki medya ayakları da reklam dahi girmeden 8-9 saatlik canlı yayınla Türkiye’de kargaşa ortamı hatta iç savaş yaşanıyor görüntüsü vermeye çalıştılar. Bu süreçte Türkiye bu oyunu görmüş ve büyük bir Demokrasisi örneği vermiştir. Bir demokrasi örneğini de inşallah sandıkta göstererek bu oyunun nasıl bozulacağına hep birlikte şahit olacağız. Bu nedenle biz Sayın Başbakanımızın dediği gibi ‘dik’ duracağız. Ülkemize, milletimize, liderimize sahip çıkacak ve bu ülkenin kardeşliğini huzurunu ilelebet devam ettireceğiz. 2023 hedeflerine ve sonrası 2071'e doğru kararlı bir şekilde yürüyecek, bu milletin yürüyüşünün önünün kesilmesine asla izin vermeyeceğiz. Yani Menderes'i asanlar, Özal'ı zehirleyenler bu defa Başbakanımızla ilgi hedefledikleri şeye asla ulaşamayacak ve başbakanımız recep Tayyip Erdoğan’ı yedirtmeyeceğiz” dedi.
Seçimlere de değinen Yıldız, şunları söyledi:
“Önümüzde yerel, Cumhurbaşkanlığı ve genel olmak üzere 3 seçimi, belki de birkaç tane referandum süreci var. Seçimleri kazanmanın üç temel ayağı var. Bu üçayaktan birincisi teşkilat çalışmasıdır. Teşkilatımız Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gösterdiği hedefe doğru yürüyecek. İkincisi milletten oy alacağız. Yani sadece AK Partililerden değil diğer partilere oy veren hemşerilerimizden de oy isteyecek ve İnşallah oyumuzu daha da artıracağız. Hükümetimiz destansı büyük hizmetlere imza atıyor O bakımdan ikinci husus yaptığımız hizmetlerin bütün vatandaşlarımıza anlatılmasıdır. Üçüncüsü de milletin gönlüne girmek, gönlünü kazanmaktır. Eğer, bu güne kadar olduğu gibi durmadan usanmadan ev ev, kapı kapı dolaşarak çalışırsak ve yaptıklarımızı anlatabilirsek başarıda bizimle bilirlikte gelecektir. Bu doğrultuda İlçe teşkilatlarımız ana kademe, gençlik ve kadın kolu yönetimimiz, köy ve mahalle teşkilatlarımız, sandık kurulu başkanlarımız, bina sorumlularımız, kat görevlilerimiz ve sandık müşahitlerimizle seçimlere bu günden itibaren hazır durumdayız. İnşallah teşkilatlarımızın gücünü 2014 yılı Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlerde gösterecek ve oy oranımızı yükselterek zafere daha güçlü bir şekilde ulaşacağız.”