Ovit Tüneli temel atma töreni
Asırlık bir beklentiyi, nesillerin umudunu, heyecanını bu bölgede yaşayan herkesin yüreğini saran bir projeyi, Ovit Tüneli'ni hayata geçirecek ilk adımı işte bugün burada hep beraber atıklarını belirten, Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
''Aslında ben bildiğiniz gibi temel atma törenlerine gitmem, açılış törenlerine katılırım. Ama bu tören anlamlı olduğu için bunun temel atmasında da birlikte, beraber olmayı özelikle arzu ettim. Bu temele ilgili çalışmaları temel atma seviyesine kadar getiren tüm kurumlarımızı, bakan ve bakanlığınızın mensuplarını, özelikle tebrik ediyorum. Tünelin yapım işini üstlenen yüklenici firma Makyol'a başarılar diliyorum. Tünelin inşasında görev alacak bütün mimar mühendislerimizi işçilerimize şimdiden teşekkür ediyorum. Temelini atacağımız Ovit Tüneli'nin şimdiden ülkemize, milletimize hayırlı olmasını cenabı Alah'tan niyaz ediyorum.''
-''İstisnai temellerden bir tanesi''-
Ovit Tüneli temel atma töreninin Başbakanlığı dönemindeki istisnai temellerden bir tanesi olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
''Çünkü bu temelini atacağımız proje sıradan bir ulaştırma projesi, yol satma projesi değil, Ovit Tüneli Rize'yi ve bütün Karadeniz'i, Kuzey Kafkasya'yı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya oradan Orta Asya ve İran'a bağlayacak önemli bir ulaşım güzergahının en kritik geçişini oluşturuyor. Karadeniz Sahil Yolu'nu İkizdere üzerinden İspir'e oradan da Erzurum'a bağlayacak bu önemli ulaşım güzergahı ticaretten turizme kadar her alanda bölgenin potansiyelini harekete geçirecek stratejik bir projedir. Bu güzergah Karadeniz'i Erzurum'a bağlayan diğer alternatif yollara, onlarla mukayese ettiğimizde Ovit Dağı geçişi yılın büyük bölümünde kar ve çığ tehlikesi sebebiyle kapalı kalmasından dolayı etkin şekilde kullanılamıyor olmasından dolayı bu çok büyük önem arz ediyor.''
-132 yılık bu proje-
Başbakan Erdoğan, bu güzergahın verimli şekilde kullanılabilmesi için Ovit Dağı'na bir tünel açılması fikrinin kendi fikirleri olmadığını ifade ederek, şunları söyledi:
''Sayın bakanımın söylediği gibi 1880'li yıllarda, yani Sultan İkinci Abdülhamit'in döneminde, Ovit Dağı'nın bir tünelle geçilmesi konusunda düşünce ve proje taslakları var. Fakat bugüne kadar bu düşünce bir türlü hayata geçirilemedi. Gelen iktidarlar hep söz verdi ama sözlerini tutmadılar. Adım atmadılar. Sultan İkinci Abdülhamit döneminde başlayan 132 yılık bu projeyi hayata geçirmek her zaman olduğu gibi bize nasip oldu. Yine bakanım anlattı ben anlatmayacağım, Karadeniz Sahil Yolu ile ilgili yaklaşık 20 yıl meşgul ettiler. Ne yaptılar 20 yılda yüzde 35. Biz geldik 4,5 yılda yüzde 65'ini bitirdik. Aramızdaki fark bu ve biz söz veririz yaparız, yapamayacağımızın sözünü de vermeyiz. Onun için yola çıkarken bir şey söyledik. Ne aldanan olacağız ne aldatan olacağız.''
-''Aşk kişinin sevdiğinde yok olmasıdır''-
''Yolsuzlukların içerisinde yüzen iktidarlar bu ülkeye ne yazık ki hizmet götüremediler'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''Personelin maaşını ödeyemeyecek iktidar yatırım yapabilir mi- Fakat bizler gördüğünüz gibi hamdolsun dünyada yatırımlar durduğu dönemde biz yatırım yaptık. Avrupa'da yatırımlar durdu, biz yatırımlara devam ettik. Bizim iddiamız neydi, ekonomi, diyorduk ki yatırım sürdüğü müddetçe diri kalır, ayakta kalır. Onun için de istihdam mı istiyorsun. İstihdam yatırım devam ederse büyür. İşte İspanya gibi bir ülke işsizlikte yüzde 22'lere çıktı. Güya bunlar bizim çok çok örnek aldığımız ülkeler. Biz yüzde 14-15'e kadar issizlikte çıktık ama şu anda hamdolsun tekrar yüzde 10'a, 9,5'a kadar düştük, daha da düşeceğiz.
Olay sadece bu değil. Az önce bakanım ifade etti. Mesele aşık olmak. Aşk bu çok önemli bir şey. Aşk öyle sıradan, basit bir olay değil. Erkeğin kadınla bir araya gelmesi değil. Aşkı böyle tanımlarsan çözemezsin. Aşk kişinin sevdiğinde yok olmasıdır, mesele budur. Biz vatanımızı öyle seviyoruz, milletimiz öyle seviyoruz ve sizde yok oluyoruz, olacağız. Dağı delersin ama dağı Ferhat deler. Öyle sıradan kişiler delemez ve biz Ferhat olmaya azmettik. İşte karşınıza da çıktık. Onun için vuracağız dağlara çoğu gitti azı kaldı diyeceğiz.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''15 kilometrelik Ovit Tüneli ülkemizde ilk defa kullanılacak tünel delme makinesiyle açılacak. Bu şekilde inşaatın hızını da arttırmış oluyoruz. Yaklaşık 3,5 yılda tamamlamayı hedeflediğimiz bağlantı yollarıyla birilikte 17 kilometereyi geçen bu projenin maliyeti 800 milyon lirayı bulacak'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Rize-Erzurum Karayolu'nun İkizdere-İspir bölümünde Ovit Dağı'nda yapılacak Ovit Tüneli'nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Ovit Tüneli tamalandığında İkizdere-İspir yolunun yılın 12 ayında 365 gün açık kalacağını ve yolların tamamen iki gidiş iki geliş duble yol olacağını, İspir-Erzurum arasındaki güzergahın 30 kilometre kısalacağını söyledi.
7200 metrelik Kırık Tüneli'nin de kısa sürede inşa edilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
''Bütün bunları tamamladığımızda Karadeniz Limanlarından doğu ve güneydoğu yönünde o bölgelerden de Karadeniz limanlarına giden güvenli ve hızlı transit yoluna kavuşmuş olacağız. Projenin hayata geçmesiyle Rize-Erzurum arasındaki seyahat süresi yarı yarıya azalacak. Bu şekilde elde edeceğimiz zaman ve enerji tasarrufu projenin maliyetini kısa zamanda geri döndürecek. Ovit Tüneli projesi sadece stratejik bir öneme haiz değil. İnşaat tekniği bakımından da önemli yenilikler içeriyor. 15 kilometrelik Ovit Tüneli ülkemizde ilk defa kullanılacak tünel delme makinesiyle açılacak. Bu şekilde inşaatın hızını da arttırmış oluyoruz. Yaklaşık 3,5 yılda tamamlamayı hedeflediğimiz, bağlantı yollarıyla birlikte 17 kilometreyi geçen bu projenin maliyeti 800 milyon lirayı bulacak. Türkiye'nin en uzun, dünyanın üçüncü en uzun tüneli olacak Ovit Tüneli'nin ülkemizin mühendislik ve müteahhitlik gücünü dünyaya bir kez daha gösterecek önemli bir eser olacağına inanıyorum.''
Başbakan Erdoğan, Türk müteahhitlik sektörünün Çin'den sonra ikinci sırada yer aldığını belirterek ''35 firmamız Çin'den sonra ikinci sırada. Böyle bir başarıyı sahibiz. Amerika bizim arkamıza düştü. Müteahhitlerimizin bu şekilde bir başarısı var. İnşallah bu tür projeler müteahhitlerimizin dünyadaki konumunu daha da güçlü hale getirecektir'' diye konuştu.
-''Tilki yetişemediği üzüme koruk der''-
Başbakan Erdoğan, vatandaşların Kılıçdaroğlu ile ilgili sözleri üzerine, yöresel şiveyle ''O gitsin sağa sola konuşsun, bırak. Biz işimize bırakalım, biz dağları delelum o da bol bol laf atsın. Tilki yetişemediği üzüme koruk der'' dedi.
''Bölünmüş yolar, hızlı tren hatları, hava yolu ulaşımı ve şehir içi raylı taşıma sistemleri konusunda gösterdiğimiz büyük atılımla şimdi Ovit Tüneli birleşiyor ve ortaya büyük çaplı bir eser koyuyoruz'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''İşte Karadeniz sahilinde biliyorsunuz tünellerle dağları hep deldik. Bizden öncekiler böyle tünel münel delmedi. O öyle herkesin karı değil. Türkiye 2023 hedeflerimize adım adım ilerliyoruz. Ne dedik, bu bizim ustalık dönemimiz dedik. Ve ne dedik 'çılgın projelerle ustalık dönemimizi zenginleştireceğiz' dedik. işte Ovit tüneli de çılgın projelerimizden bir tanesi. Nerede ustalık dönemimizde. Bugüne kadar 81 vilayetimizin, 75 milyon vatandaşımızın her birine 780 bin kilometre metrekare toprağımızın her karışında daha önceki dönemlerde yapılanların tamamından kat be kat fazla hizmet götürdük, götürmeye devam ediyoruz.''
-''Kucaklamadığımız hiçbir kesim bırakmadık''-
Eğitimde yeni derslikler yeni üniversiteler, en yeni teknoloji altyapısı ile desteklenmiş yeni bir dönem başlattıklarını vurgulayan Erdoğan, ''Sağlıkta hastaneleri birleştirerek yeni hastaneler, sağlık birbirleri inşa ederek, sağlık personeli sayısını artırarak adeta devrim niteliğinde reformlar yaptık'' diye konuştu.
Bu arada vatandaşların, özel sektör çay fabrikalarının çay paralarını ödemesi konusundaki söylemi üzerine Erdoğan, ''Şimdi özel sektörün çay paralarına karışmam ama ÇAYKUR çay paralarını çayınızı verdikten bir ay içerisinde ödeyecek. Hiç gecikme olmayacak. Gecikme olduğu zaman Tarım Bakanını kapıya koyarım, ona göre. Çünkü bizden önce bir sene bunları geciktiriyorlardı, özel sektörde bu işi bundan sonra daha sıkı tutması lazım'' diye konuştu.
Kadınlar ve gençlere yönelik attıkları adımlara da değinen Erdoğan, ''Dul kalan hamın kardeşlerimize yönelik, eşi ölmüş, başka bir geliri olmayan hanım kardeşlerimize yönelik ayda 250 lira ödüyoruz. Müracaatını yap, 2 ayda bir 500 lira alacaksın. Demek başka yerden maaşın var. Eğer başka yerden gelirin yoksa 250 lira, iki ayda bir ödeme yapıyoruz 500 lira. Bunu kim yapıyor, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'mız yapıyor. Haklarınızı bilin ama karıştırmayın. Kucaklamadığımız hiçbir kesim bırakmadık. Özürlüler, engeli kardeşlerim onlarada. Evde eğer engeli bakıyorsa bir anne ona en az asgari ücret ödedik. Niye, yavrusuna baksın diye. Bütün yerleşim birimlerimizin ulaşım, enerji, içme suyu, altyapı sorunlarının tamamını çözdük, çözüyoruz. Üretim istihdamı ihracatı arttırmaya devam ediyoruz. Ekonomimizi krizlerde etkilenmeyecek sağlam bir yapıya kavuşturduk.''
-Türkiye'nin IMF'ye borcu-
Göreve geldiklerinden Türkiye'nin IMF ye borcunun 23,5 milyar dolar olduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''23,5 milyar dolar, iktidarda kimlerin olduğunu biliyoruz, DSP MHP ANAP. 23,5 milyar dolar IMF'ye borç vardı. Şu anda ne kadar var, 2,3 milyar dolar. Yani 10 lirayı 1 liraya düşürdük. Onda 1. Merkez Bankası'nda ne vardı 27 milyar dolar. Şimdi Merkez Bankası'nın kasasında ne var biliyor musunuz 93 milyar dolar var. Eğer biz böyle rahat konuşuyorsak kasa sağlam da onun için ve yaptığımız yatırımlarda durmak yok yola devam.
Bakınız göreve geldiğimizde kamu net borç stoku GSYİH'e oranı yüzde 74'dü. Yani yüz liranın 74'ü borçtu. Şimdi ne yüzde 39. Nereden nereye- Biz buyuz. Devletin borçlanma faizi neydi, yüzde 64. Kimin cebinde çıkıyordu- Benim Rizeli, Erzurumlu kardeşlerimin cebinde çıkıyordu. Şimdi nereye düştü. Yüzde 8.5'e düştü. Yüzde 64 faiz nerede 8,5 nerede. Bu tabloları iyi göreceğiz. Biz 6 sıfırı paramızın üzerinden atıyoruz dediğimizde birileri dedi ki 'olmaz'. Hele hele bir tanesi vardı ki 'Taksim Meydanı'nda eşek gibi anırırım' dedi. Hala bekliyorum anıracak diye. Öyle köşeden bunu yazmakla olmaz, sözünü tut çık anır.
Biz dedik ki 'kimsesizlerin kimsesi olacağız. Sessiz yığınların sesi olacağız' ve bunu başardık. Terör örgütlerine, organize suç örgütlerine hırsızlığa, istismara asla müsamaha göstermedik. Herke için hukuku ve huzuru hakim kıldık. Türkiye'yi bölgesinin ve dünyanın sözü dinlenir, onurlu, saygın bir devleti haline getirdik. Vatandaşlarımız dünyanın her yerinde başının dik olmasını sağladık. Elbette tüm sorunlarımız bitmiş değil, fakat şunu vicdan ve insaf sahibi herkesin kabul etmesi gerekiyor.
Türkiye'nin bugünkü sorunları ile dünkü sorunları çok farklı. Dün kendi iç ekonomik ve siyasal krizlerinin pençesinde kıvranan bir Türkiye vardı, bugün küresel ve bölgesel sorunlarla mücadele eden bir Türkiye var. Dün yarını göremeyen, ileri dönük hiçbir plan yapamayan, proje üretemeyen bir Türkiye vardı, bugün bırakınız yılık ve 5 yılık plan dönemini 11 yıl sonrasının, çeyrek yüzyıl sonrasının planlarını yapan ve bunları gerçekleştirmek için kararlıkla ilerleyen bir Türkiye var.Dün uluslararası kuruluşlar karşısında ricacı durumda bulunun mihnet altında bir Türkiye vardı, bugün uluslararası alanda kendi şartlarını ortaya koyan, muhataplarıyla bu şekilde masaya oturan güçlü bir Türkiye var. Ülkemizin ve milletimizin bu günü şüphesiz dünden iyi. İnşallah yarınlarımız da bugünümüzden daha iyi olacak.''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Biz 75 milyonun hizmetkarıyız, biz efendi değiliz, biz hizmetkar olmaya geldik bu millete. Biz Kılıçdaroğlu'nun da hizmetkarıyız. Bizim insanlık anlayışımız bu, onun şöyle, böyle demesi bizi ilgilendirmez'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Rize-Erzurum karayolunun İkizdere-İspir bölümünde Ovit Dağı'nda yapılacak Ovit Tüneli'nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, projeyi yakın markajda takip edeceklerini belirterek, ''Çünkü biz söz verdiğimizde günü geldiğinde hemen açılışını yapmamız lazım'' diye konuştu.
Tünel inşaatını üstlenen firmanın yetkililerini yanına çağırarak konuşan Erdoğan, 3,5 yıllık sürenin uzun olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Bizim kitabımızda 20 sene yok. Biz 20 yıl önce temeli atılanların hepsini 9,5 yıl içinde bitirdik. Zamları temizledik, hala temizliyoruz. İstanbul'a üçüncü köprüye başlıyoruz. Ne dediler, boğaz köprüsü, boğaz köprüsünün hep karşısına dikildiler. Marmaray, hep laf ettiler. Yahu Marmaray cennet mekan, ta Sultan Abdulaziz'den beri konuşulan bir şey. Projelerini gördük Sultan Abdülaziz'in ama hep lafını yaptılar. Biz icraatını yaptık. Eğer Anıtlar Kurulu, Tabiat Varlıkları Kurulu buralara takılmamış olsaydık en az 3 yıl önce Marmaray'ı açmış olacaktık. Hep buralarda önümüzü kestiler. Neyse artık iş sonuna geliyor önümüzdeki yıl Marmaray'ı açıyoruz ve Londra'yı Pekin'e bağlıyoruz. Raylı sistem bu, denizin dibinden gideceğuz ha. 62 metre denizin dibinden ve denizin dibine gömülmüş tüneller, buralardan gideceğiz. O oradan geçmeyecek zaten, öyle demiş ama ben diyorum ki 'geç, biz senin için de yaptık onu' geçsun. Biz 75 milyonun hizmetkarıyız, biz efendi değiliz, biz hizmetkar olmaya geldik bu millete. Biz Kılıçdaroğlu'nun da hizmetkarıyız. Bizim insanlık anlayışımız bu, onun şöyle, böyle demesi bizi ilgilendirmez.''
-İstanbul'daki yatırımlar-
Tünelin biraz daha aşağısından otomobiller için iki tüp geçit yaptıklarını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
''Oradan da Sirkeci tarafından Ahırkapı'dan karşı tarafa, Haydarpaşa'dan çıkacak şekilde otomobil, onlar geçecek, altlı üstlü iki kat. Onu da inşallah 2014'ün sonunda bitireceğiz. O da şu anda hızla devam ediyor. Bitmedi şimdi bir de boğaza alternatif lazım. Ne dedik, Kanal İstanbul dedik ama bunların aklı bunu almaz. Hemen başladılar konuşmaya. Şimdi onun da bu yıl ihalesini yapıyoruz. Üçüncü köprünün de ihalesini yapıyoruz. Bunların hepsi hızla yürüyor ve sevgili kardeşlerim 2023'e farklı bir Türkiye ile gireceğiz ve bak şunu söylüyorum, 'Türkiye dünya ile yarışıyor' dedim. 2023'te hedefimiz dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına Türkiye'yi sokmak. İstanbul'daki havaalanımız ihtiyaca cevap vermiyor, sıkıntılarımız var. İki havaalanı var, ihtiyaca cevap vermiyor. Şimdi İstanbul'a yılda 100 milyon kapasiteli havaalanı yapıyoruz. Bu dünyanın sayılı havaalanlarından olacak. Onun da ihalesini bu yıl yapıyoruz, süratle bitireceğiz ve onu da hizmete alacağız.''
-Karadeniz Bölgesi'ndeki yapılaşma-
Gecekondu sahiplerini sokakta bırakmayacaklarını belirten Erdoğan, ''Ama sen diyeceksin ki al anahtarımı gecekondumu yık ki bunlardan kurtulalım'' dedi.
Rize, Trabzon ve Arvin'de çirkin evler yapılmamasını isteyen Erdoğan, şöyle devam etti:
''Size yalvarıyorum yahu, ne olur, evler yapıyorsunuz buralara da şu güzelim yeşilliklerin içinde çirkin evler yapmayın. Buraya oraya yapaysun evi ataysun sokağa. Yaptığın ev 4-5 kat, böyle ev olur mu, bu yeşilliklerin arasına yakışır mı- Buraya dereden kot almak suretiyle azami 9.50 yüksekliğinde buralara kot vereceğiz. Ama dereden kot almak suretiyle, yüksek binalar buralarda olmaz. Bu bize, tabiata saygısızlıktır. Karadenizliliğe bu yakışmaz. Dedem, deden böyle ev yapmadı buralara. Dedelerimiz niye böyle ev yapmadı buralara, şu doğaya, yeşile saygısı olduğu için bunu yapmadı. Niye Rize'mizi örnek hale getirmiyoruz, örnek hale getirelim, bir yapalım pir yapalım, güzel yapalım. Onun için tüm Rizeli hemşehrilerime yalvarıyorum, daha önce söyledim yine söylüyorum. Buralara böyle farklı yerlerin mimarisiyle ev yapmayın, gelin yerel mimarimizle ev yapalım. Ne olur Rize'mize yakışsın. Helikopterle gelirken yapılan binaları gördüm, insan kahroluyor, olmaz böyle şey. Evet, yeşili mahvediyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanı Trabzonlu, aynı dert Trabzon'da da var. Ona göre çalışacağız, şehri daha güzel hale getireceğiz.''
Başbakan Erdoğan, Ovit Tüneli ihalesinin süresinin 44 ay olduğunu belirterek, yüklenici firma yetkilileriyle sürenin aşağı çekilmesi konusunda görüştü.
Erdoğan, şunları kaydetti:
''Şu andaki süre 2016'nın mart ayı, tabii uzun süre. Tabii proje gerçekten kolay bir proje değil. Şöyle 2015'in kasımı nasıl. Biz tabii takip edeceğiz ama süreyi bir öne çekelim, ondan sonra da takip edin. Şu dağların içine girdiğinde havayı bir görelim. Ben diyorum bunlara 24 saat çalışacağız. Bu makine çok acayip bir şey. İnşallah dele dele bu dağı aşacağız. Çünkü Ferhat olmak kolay bir şey değil, Şirin bekliyor, bir an önce ulaşacağız. Tekrar bu düşüncelerle bakanımızı, bakanlık mensuplarını mimarından mühendisine kadar tüm kardeşlerimi, yüklenici firmanın değerli mensuplarını huzurlarınızda kutluyorum ve 2015'in kasım ayında inşallah açılışında bulunmak üzere hayırlı olsun diyoruz.''
Daha sonra, Başbakan Erdoğan, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker ve öteki ilgililerle butona basarak Ovit Tüneli'nin temelini attı. Açılışın ardından pasta kesildi.